Londra
Taliban Sözcüsü Suheyl Şahin, Sky News'e yaptığı açıklamada, Taliban'ın iktidara gelmesinin ardından binlerce okulun faaliyetine devam ettiğini vurguladı.
Kadınların burka giymelerinin zorunlu olmayacağını ancak başörtüsü takmalarının bekleneceğini kaydeden Şahin, bunun İslami bir kural olduğunu dile getirdi.
Taliban Sözcüsü, kadınların siyasi pozisyonlarda bulunup bulunamayacaklarına ilişkin bir soru üzerine, "Politikamız açık; eğitim ve işe erişimleri olabilir. Onlar (kadınlar) pozisyonlara gelebilir, ancak bu pozisyonlar İslami yönetimin ışığında olmalı, yani genel bir çerçeve var." dedi.
Şahin, kadınların üniversitelerde eğitim görmeye devam edeceğini, bunun politikalarının bir parçası olduğunu vurguladı.
Genel af ilan ettiklerini belirten Şahin, önceki Afgan hükümetiyle çalışmış olanlara, "malları, onurları ve hayatlarının güvende" olduğu mesajını verdi.
"Ahlaki bir yükümlülük"
İngiltere ve uluslararası toplumun Afgan halkının taleplerine saygı duymaları gerektiğini kaydeden Şahin, "Bu onların yükümlülüğü, çünkü 20 yıl boyunca Afganistan'daki yıkımın arkasında onlar vardı." değerlendirmesini yaptı.
Şahin, Afganistan'ın yeniden inşasına yardım etmek ve insanların ülkede yeni bir sayfa açmalarına yardım etmenin bu ülkeler için bir ahlaki bir yükümlülük olduğunu belirtti.
ABD'nin tüm güçlerini ülkeden çekmesi gerektiğini, Taliban'ın onlara saldırmamaya kararlı olduğunu aktaran Şahin, "Doha Anlaşması'ndaki takvimi zaten ihlal ettiler." dedi.
Taliban'ın ülkeye hakim olma süreci
ABD ile Taliban arasında şubat 2020'de varılan barış anlaşması çerçevesinde bu yıl uluslararası güçlerin Afganistan'dan geri çekilme süreci başladı.
Anlaşma, yabancı güçlere saldırılmamasını öngörürken Taliban'ın Afgan güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine dair hüküm getirmedi.
Afgan hükümetiyle Doha'daki müzakereleri devam ettiren Taliban, eş zamanlı şekilde, hazirandan bu yana şiddetli saldırılarla Afganistan'da birçok ilçeye, son bir ayda da vilayet merkezlerine hızla hakim oldu.
Başkent Kabil'i kuşatan Taliban, 15 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Eşref Gani’nin ülkeyi terk etmesinin ardından kenti çatışmasız şekilde kontrolüne aldı.