Ordu
İlkokulu bitirdikten sonra berber çırağı olarak mesleğe başlayan Canverdi, askerlik görevinin ardından memleketine dönerek yeniden iş aramaya koyuldu.
Canverdi, bir süre sonra Altınordu ilçesindeki bir berberin yanında işe girerek geçimini sağladı. Yaklaşık 10 sene sonra dükkanı devralan Canverdi, o günden itibaren sabahın erken saatlerinde açtığı iş yerinde nostaljik radyosunu dinleyerek müşterilerini karşılıyor.
Üç çocuk babası Remzi Canverdi, AA muhabirine, iş hayatına bir lokantada başladığını ancak kendisine ağır geldiği için devam etmediğini söyledi.
Arkadaşının önerisi üzerine berberde işe girdiğini anlatan Canverdi, "Orada çalıştım, çıraklık çok yaptım. Samsun'da işimi devam ettirirken askere gittim. Döndüğümde gezerken baktım kalfa aranıyor, dükkana girdim. Bana, 'Yarın gel, başla' dediler. Askerden geleli iki veya üç gün olmuştu." dedi.
"En az 13-14 kişi yetiştirdim"
Canverdi, 10 sene beraber çalıştığı usta ile anlaşarak iş yerini satın aldığını ifade etti.
Yetiştirdiği kalfalara baba gibi yaklaştığını belirten Canverdi, "Yetiştirdiklerimden Almanya'ya giden var, İstanbul'da çalışan var, burada dükkanı olan var. Allah razı olsun beni hep bayramlarda ararlar. En az 13-14 kişi yetiştirdim. Hepsinden memnunum. Onlar da benden memnun." diye konuştu.
Dükkanını sabah erken açan Canverdi, "Burada arkadaş görüyorum, iki sohbet ediyorum. Üç, beş kuruş alıyorum, vakit geçiriyorum. Yoksa buraya 'illa para kazanayım' diye gelmiyorum. Ben buraya gelmesem duramam çünkü alışmışım. Para kazansam da kazanmasam da gelirim. Otururum çayımı, kahvemi içerim. Saat 4-4,5 olunca da kapatıp giderim." ifadelerini kullandı.
Remzi Canverdi, iş hayatında dürüstlüğün önemini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Haram yemeyeceksin. Alın terini alacaksın, o paradan hiçbir zaman zarar gelmez. İyi günümüz oldu, kötü günümüz oldu. Hiçbir zaman peşimden kimseyi konuşturmadım. Yalan konuşmadım. Yapamayacağım bir işi de yapmam. Adamın parası olsa da tıraş ettim, olmasa da tıraş ettim. Bu dükkanın sayesinde köye iki katlı ev yaptım. Oğlumu, kızımı evlendirdim, kızın birini de okuttum. Hep dürüstlükten. Ben çoluğuma çocuğuma bir kuruş haram yedirmemişimdir. Nereye gidersen git dürüst ol, yalan konuşma. Yalan konuşursan hiçbir yerde itibarın olmaz."