İşte İmamoğlu’nun terör soruşturmasındaki ilk ifadesi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, son günlerde terör ve yolsuzluk suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Yolsuzluk konularında dün ifade veren İmamoğlu, ardından Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürüldü.

İMAMOĞLU: KENT UZLAŞISI SORUŞTURMASI, KASITLI BİR İTİBARSIZLAŞTIRMA GİRİŞİMİ

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, terör soruşturmasıyla ilgili suçlamalara cevap verdi. İfadelerinde, “AK Parti’nin İstanbul’da ve 26 ilçede seçimleri kaybettikten yaklaşık 7 ay sonra başlatılan soruşturma süreci, meclis üyelerine yönelik terör örgütü üyeliği suçlamalarıyla sonuçlandı. Bu süreci kasıtlı bir itibarsızlaştırma girişimi olarak görüyorum. Ya YSK görevini yerine getirmedi ya da yürütülen soruşturmalar adil değil.” dediği öğrenildi.

İmamoğlu’na, yerel seçimler öncesi, Halkın Demokrasi Kongresi ve KCK gibi organizasyonlarla bağlantısı olduğu iddiaları yöneltildi. İmamoğlu, “Yukarıda adı geçen terör örgütleri ve bağlantılı kişilerin ne kimliklerini ne de söylemlerini biliyorum, takip de etmedim. Bu organizasyonlarla ilgili bir ilgim yok. 2024 yerel seçimleri öncesinde DEM parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak çıktı. CHP ise İstanbul ve diğer illerde Türkiye ittifakı söylemiyle birleştirici bir seçim politikası izledi.” şeklinde cevap verdi.

“1500 KİŞİLİK ADAY LİSTESİNDEKİ TÜM İSİMLERİ BİLMEM İMKANSIZ”

İmamoğlu’na, “kent uzlaşısı” yapılanmasından 18 kişinin il ve ilçe belediye meclis üyeliklerine aday gösterilmesi soruldu. İmamoğlu, adayların Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirlenmesi gerektiğini belirtti ve 1500 kişilik aday listesindeki isimlerin tamamını bilmek imkansız olduğunu ifade etti.

– Terör örgütüyle bağlantılı 252 kişiyle görüşme, 118 kişiyle irtibatınızı açıklayınız?

İmamoğlu: Bahsedilen telefon numaralarından ikisi bana ya da şirketime ait olsa da bu telefonlar genellikle yakın çalışma arkadaşlarım tarafından kullanılır ve notlar alınır. Görüşmelerim oldukça yoğundur. Bahsedilen süre zarfında iddia edilen 252+138 kişiyle görüşme veya irtibat kurma konusu anlamsız ve kasıtlıdır. 2500 günlük süreç içinde 252+138 kişiyle iletişim kurulması iddiasını mantıklı bulmuyorum. Bu süreçte 3 yerel seçim ve bir genel se